RAMAZAN’A ÖZEL YAYINLAR ŞEHİR EKRANI TV’DE!
Esenler Belediyesi bünyesinde yayınlarını sürdüren Şehir Ekranı TV, Ramazan ayı boyunca pek çok özel içeriği izleyicilerle buluşturmaya devam ediyor.
Ramazan ayı boyunca Şehir Ekranı TV’de izleyiciyle buluşacak olan Film Günlüğü programının ilk bölümünde yönetmen Abbas Kiarostami’nin “Arkadaşımın Evi Nerede?” filmi ele alındı. Programda konuşan sinema eleştirmeni Suat Köçer, “Yaşadığımız deprem felaketi nedeniyle Ramazan’a buruk girdik. İnsanlığın geçtiği zor zamanlarda sanat her zaman ruhen iyileşmemizi sağlamış ve bize iyi gelmiştir” dedi.
Esenler Belediyesi bünyesinde yayınlarını sürdüren Şehir Ekranı TV, Ramazan ayı boyunca pek çok özel içeriği izleyicilerle buluşturmaya devam ediyor. Şehir Ekranı TV’de bu kapsamda her pazartesi günü Film Günlüğü ekranlarda meraklılarıyla buluşacak. Rabia Bulut’un sunumu ve sinema eleştirmeni Suat Köçer’in katılımıyla izleyiciyle buluşan programın ilk bölümünde 1987 İran yapımı “Where Is My Friend’s House?” Türkçe adıyla “Arkadaşımın Evi Nerede?” filmi ele alındı.
RAMAZAN’A GÖNLÜMÜZ YARALI GİRDİK
Programda konuşan sinema eleştirmeni ve yazar Suat Köçer, “Ramazan ayını bu yıl bir hüzünle karşılamış olduk. Ramazan’a gölümüz yaralı bir şekilde girdik. Bu anlamda Ramazan’ın bir teselli ve bir şifa olacağını ümit ediyorum. En azından ruhlarımızı imar edecek. Bize iyi gelecek diye düşünüyorum. Öte yandan elbette ki sanat insanlık var olduğundan beri insanın ruhunu hep yeşerten ve insana kendini ve başka insanları ve olan biteni sorgulamayı ve daha başka bakmayı sağlayan bir olgu. Bu bağlamda sanat, insanlığın geçtiği zor zamanlarda her zaman devreye girip bizi ruhen iyileştirmiştir. Yaşadığımız ve yaşayageldiğimiz olayların içinden hep bizim için ibretler, anlamlar, farklı yorumlar çıkarmamızı sağlamıştır. Bu anlamda ben gerek daha önce toplumsal olarak yaşadığımız sıkıntılarda ve gerekse bu deprem olayında sanatın toparlanmamız ve yaralarımızı sarması için önemli bir misyon üstlendiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
İNSANLIĞI KUŞATAN BİR SİNEMASI VAR
Köçer, yönetmen Kiarostami’nin çok özel yönetmen olduğunu dile getirerek “Bazı insanlar, sanatçılar yaşadığı toplumu öncelikli olarak temsil ederler. Ama zaman içerisinde temsiliyet gelişir ve sanatçının kendini geliştirmesiyle ve üretimini artırmasıyla bütün bir coğrafyaya hatta dünyaya ait olabilir. Bazen insanlığa ait olabilir. Abbas Kiarostami’nin insanlığa ait bir sanatçı olduğunu düşünüyorum. Çünkü hep alışılagelenin ötesinde ayrıntı görüp es geçtiğimiz küçük ayrıntıların aslında ne kadar büyük noktalar olduğunu anlatan bir sineması var. Bizi sürekli uyaran ve insani değerleri hatırlatan bir tarafı var. Anlattığı hikâyeler insanı can evinden vuran ve ruhunun derinliklerinde yatan iyi hasletleri, sıkışmışlıkları, daralmaları ve insanın kendi içindeki yolculuğu son derce yalın, sakin şiirsel bir şekilde anlatan bir yönetmen. Bu yönüyle bence bütün insanlığı kuşatan bir sineması var” diye konuştu.
RUHUMUZDA GÜZELLİK VAR
Köçer, “Arkadaşımın Evi Nerede? filmine ilişkin ise şunları kaydetti:
“Filme baktığımız zaman filmin karakteri bir çocuk. Söz vermek ve emanete hıyanet etmemek ona sahip çıkmak gibi son derece yetişkin dünyasına ait olan büyük meseleleri neden bir çocuk üzerinden anlatılıyor? Bu başrol neden yetişkin bir insan değil? Bu çok genel geçer bir tarz olurdu ve yönetmen bunu seçmedi. Aksine insana dair bu çok büyük meseleleri, küçük bir çocuk üzerinden anlatmayı tercih etmiş. Yani söz verip sözünde durmak insanın fıtratında var. Emanete sahip çıkmak insanın fıtratında var. Bu fıtrat kendisini küçük bir çocukta gösteriyor. Aslında insanın ruhunda güzellik var.”