ŞEHİR EKRANI TV, RAMAZAN’DA DA DOP DOLU!

Şehir Ekranı TV’de Ramazan ayı boyunca izleyicileriyle buluşacak olan “Bir Nefes Sıhhat “ programı ilk bölümünde gastroenteroloji uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral’ı ağırladı. Ramazan ayı boyunca pek çok uzman ismin konuk olacağı programda Göral, bu ayda sağlıklı beslenmenin püf noktalarına ışık tuttu.

Şehir Ekranı TV’de her cuma izleyiciyle buluşacak olan “Bir Nefes Sıhhat” programının ilk bölümü yayınlandı.  Aylin İzmir moderatörlüğünde yayın hayatına başlayan programda “Ramazan ayında nasıl beslenmeliyiz? Nelere dikkat etmeliyiz?” gibi sorular cevaplarını buldu. Gastroenteroloji uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral, sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıkların bırakılması için Ramazan ayının bir fırsat olduğunu kaydederek önemli açıklamalarda bulundu.

ORUÇ VÜCUDU DİNLENDİRİR

Oruç tutmanın insan sağlığı için oldukça faydalı olduğunu kaydeden Göral,  “Oruç hakikaten sağlıklı bir şey. Hani hep derler ya ‘Oruç tut ,sağlık bul’. Bu çok doğru bir söz. 11 ay boyunca yiyoruz ve vücut bir ay dinleniyor. Vücut kendini bir detoks sürecine alıyor. Hem hekim hem de vatandaş kimliğimle yıllardır oruca bağlı bir hastalık görmedim. Vücut dinleniyor çünkü biz çok yiyoruz. Avrupa’da obezitede birinciymişiz. Keşke sonuncu olsak. Çok yemek yiyince vücut bir tepki gösteriyor. Pankreas karaciğer, beyin, kalp hepsi yoruluyor. İşte Ramazan’da bir ay boyunca maneviyatla birlikte vücut dinlenebiliyor. Dolayısıyla iyi ki Ramazan var ,iyi ki sahur var, iyi ki iftar var. Bunlara bağlı bir rahatsızlık olmuyor. Bilakis faydaları var, fakat doğru beslenmek şartıyla” ifadelerini kullandı.

ANA YEMEK ÖNCESİ ARA VERİLMELİ

Göral sözlerine şöyle devam etti:

“İftarda ideal olan şey imkân varsa zemzem suyuyla veya bir suyla oruç açmaktır. Beraberinde iki veya üç tane hurma yenilebilir. Hurma yoksa iki zeytin ya da kayısı ile orucu açmak lazım. Bundan sonra hemen ana yemeğe geçilmemeli. Kişiyi rahatsız etmiyorsa güzel bir çorba ile devam edilmesini öneriyorum. Çorbanın çok sıcak olmaması gerekiyor. Çorbayı bir kase içmek yeterli olacaktır. Bundan sonra belki masada 5-10 dakika sohbet edip ana yemeğe geçilmeli. Genelde iftar masaları tamamen dolduruluyor. Bu bir hata. Bence bu kilo almak açısından bir tuzak. Sofrada beyaz ekmek yerine tam tahıllı kepekli ekmek bağırsaklar için daha sağlıklı. Ana yemek öncesi bir ara vermek gerekiyor. Yemeği hızlı yediğimizde de hava yutuyoruz. Midemizde gaz, şişkinlik ve kramplar oluşuyor” dedi.

SÜTLÜ TATLILAR TERCİH EDİLMELİ

Ramazan ayında sofraların vazgeçilmesi tatlılar hakkında sağlıklı öneriler veren Göral, “Sütlü tatlılar ve Osmanlı tatlıları çok başarılı. Şerbetli tatlılar kalorisi çok yüksek olduğu için kan şekerini arttırıyor ve bu durum karaciğer yağlanmasına neden olabiliyor. En güzeli sütlaç, muhallebi gibi sütlü tatlılar. Baklava da sevdiğimiz bir gıda ama şeker oranı yüksek olduğundan daha az yemeliyiz. Çok fazla tatlı tüketildiği zaman yine kanda şeker yüksekliği ortaya çıkıyor. Bazen çok fazla insülin salgılanıp şeker düşüklüğü ve terleme durumu olabiliyor. Dolayısıyla iftarı yarım saate yayıp, sindirerek, muhabbet ederek , dostane bir ortamda geçmesi lazım” şeklinde anlattı.

HER ÖĞÜNDE AYRAN TÜKETEBİLİRİZ

İftar sürecinin belli periyotlarla ilerlemesinin önemini yineleyen Göral, “Yemek yedikten sonra yarım saat veya bir saat sonra çay içebiliriz. Ana yemekle birlikte çay içmeyi önermiyoruz.  Çünkü etteki demir emilimini çay bozabiliyor. Kahveyi de doğru bulmuyoruz. Teravih namazı sonrasında çay içilmesi çok daha sağlıklı olabilir. İftardan sahura kadar iki litre su içmeyi aksatmamalıyız. Asitli içeklerden uzak durmalıyız. Ayran çok faydalı bir prebiyotik ve aynı zamanda protein, kalsiyum, d vitamini gibi pek çok değer taşıyor. Ayran her öğünde tüketilmesi gereken bir içecek. Özellikle ev yoğurdundan yapılan ayranları daha çok tercih ediyoruz” diye konuştu.